Hayvanların insanlardan daha güçlü duyuları vardır. Öfke ya da nezaket gibi duyguları koklayabilirler.
Bu nedenle, onlar bizim auramızı hissedebiliyorlar, bu da onları ruhsal olarak üstün yetenekli birine yöneltiyor.
Bu insanların ruhsal enerjisine çekilirler ve kendilerini güvende hissederler.
Çoğu zaman, ruhsal olarak üstün yetenekli insanlar, fiziksel, duygusal, manevi ya da zihinsel olsun, yardıma ya da iyileştirmeye ihtiyaç duyan yabancıları yardım eder. Öte yandan, toplum tarafından “tuhaf” sayılan insanlar da düzenli olarak yollarına çıkabilirler.
Bu insanlar tam olarak çıldırmıyorlar, aslında aydınlanmışlar ama henüz anlayamıyorlar. İhtiyaç duydukları şey, daha bilinçli bir kişinin rehberliğidir, bu yüzden bilinçaltı, onları ruhsal olarak üstün yetenekli insanlara götürür ve anlayamadıkları şeylerle uğraşabilirler.
Bir fırtına geldiğinde bunu hissetmek için doğal yetenekleri vardır. Mükemmel bir güneşli güne benzese bile, yağmur yağacağını biliyorlar.
Bu, yetenekler doğaya bağlı olduğu için ve Doğa’nın ruhuna olan güçlü bağları hava ve mevsimlerin değişimini hissetmelerini sağladığından dolayı olabilir.
Bir odaya girdiklerinde enerji için radar gibidirler. Bir odadaki en ufak bir olumsuzluk bile, aşırı duyarlı radar tarafından tespit edilir.
Oraya varmadan önce bir odada kötü bir şey olursa ya da insanlara baktıklarında ne düşündüklerini ve hissettiklerini hemen anlarlar. Olumsuzlukları algılama armağanı, başkalarının neredeyse kör olduklarını hissetmek için onlara işkence etmek için orada değildir.
Onların armağanları, onların becerilerini ve enerjilerini nerede kullanacaklarını, iyileşme gereksinimlerini ve enerjisel olarak yorgun olduklarında neleri kaçınmaları gerektiğini görmelerine yardım etmek için var. Aşırı hassas doğası, pozitif enerjiyi diğerlerinden daha iyi hissetmelerini sağlar.